Para İlamlarının İcrası: İcra Emri, Tehir-i İcra ve Borçlunun Hakları (Devam)
33. Madde / İcranın geri bırakılması & 33/a. Madde / İlamın zamanaşımına uğradığı iddiası
Madde 33, 33/a ve 36, ilamlı icra takibinde borçlunun belirli ve sınırlı sebeplere dayanarak icranın geçici olarak durdurulmasını ("icranın geri bırakılması" veya "tehir-i icra") talep etme hakkını düzenler.
I. GENEL OLARAK
İcranın Geri Bırakılması (Tehir-i İcra) Nedir?
İcranın geri bırakılması (tehir-i icra), borçlunun ilamlı takip kesinleşmeden veya kesinleşmiş olsa bile, ilamda hükmedilen borcun sonradan ortadan kalktığı (ödendiği, ertelendiği veya zamanaşımına uğradığı) gibi belgelendirebildiği sınırlı sebeplerle takibin devamını geçici olarak engelleme imkanıdır.
II. İLAMSIZ TAKİPTEKİ ÖDEME EMRİNE İTİRAZDAN FARKI
İlamsız takipteki ödeme emrine karşı borçlu herhangi bir nedene dayanarak itiraz edebilir ve itiraz takibi kendiliğinden durdurur. Oysa ilamlı takipte borçlu, borcun esasına ilişkin itirazda bulunamaz; sadece borcun ilamdan sonraki bir nedenden dolayı ortadan kalktığı gibi kanunda sayılan belgelendirilmiş sebeplerle "icranın geri bırakılması"nı talep edebilir ve bu talep takibi kendiliğinden durdurmaz, ancak mahkeme kararıyla durdurulabilir.
III. İTİRAZ (İCRANIN GERİ BIRAKILMASI) SEBEPLERİ
Borçlu, ancak şu sınırlı sebeplere dayanarak icranın geri bırakılmasını İcra Mahkemesi'nden (veya temyiz/istinaf merciinden) talep edebilir ve bu sebepleri resmi veya imzası ikrar edilmiş belgelerle ispatlamak zorundadır:
A) İtfa (Borcun Sona Ermesi) İtirazı:
Borçlu, ilamda hükmedilen borcu ilamdan sonra ödediğini iddia ediyorsa (itfa), bunu resmî bir belgeyle (makbuz, banka dekontu gibi) ispatlamalıdır. İcra Mahkemesi, bu belgeye dayanarak icranın geri bırakılmasına veya borçlu ödeme yapmışsa icra emrinin iptaline karar verebilir. Nafaka ödemeleri gibi özel durumların ispatı farklılık gösterebilir.
B) İmhal (Borcun Ertelenmesi/Borçluya Süre Verilmesi):
Alacaklının ilamda hükmedilen borç için borçluya ilamdan sonra yazılı olarak süre verdiğini iddia ediyorsa, bunu da resmî bir belgeyle ispatlamalıdır.
C) Zamanaşımı:
Borçlu, ilamın üzerinden kanunda öngörülen sürenin (ilamlar için kural olarak 10 yıl) geçtiğini ve borcun zamanaşımına uğradığını iddia edebilir. Bu iddia, ilamın kesinleştiği tarihten itibaren zamanaşımı süresinin dolduğuna dayanır. Zamanaşımı iddiası İcra Mahkemesi'ne yapılır ve Mahkeme ilamın zamanaşımına uğrayıp uğramadığını inceler.
Noter senetleri, hakem kararları gibi ilam niteliğinde sayılan belgelere dayanan takiplerde de aynı sebeplerle (itfa, imhal, zamanaşımı) icranın geri bırakılması talep edilebilir. Borçlu, icra emrine konu borcu ödedikten sonra aslında borçlu olmadığını veya borcun sona erdiğini (itfa/imhal/zamanaşımı gibi bir nedenle) iddia ediyorsa, ödediği parayı geri almak için alacaklıya karşı "istirdat davası" açabilir.
İcranın Geri Bırakılması İçin İspat Şartı
İcranın geri bırakılması sebeplerinin (itfa, imhal, zamanaşımı) mutlaka resmi belgelerle veya imzası ikrar edilmiş özel belgelerle ispatlanması gerekir. Tanık ifadesi veya başka delillerle ispat mümkün değildir. Bu, icra hukukunun hızlı işlemesi için öngörülmüş bir sınırlamadır.
İcranın Geri Bırakılması (Tehir-i İcra) Sebepleri ve Usulü Hakkında Bilgi İçin: İcra ve İflas Kanunu'nun icranın geri bırakılması sebeplerini (itfa, imhal, zamanaşımı) ve ispatını düzenleyen maddeleri (Madde 33, 33/a) ve bu konudaki Yargıtay içtihatlarını inceleyerek tehir-i icra hakkında detaylı bilgiye ulaşabilirsiniz.
36. Madde / İcranın geri bırakılması için verilecek süre
Tehir-i İcra Kararı Alma Süreci:
- Kanun Yoluna Başvuru: Borçlu, ilamı istinaf veya temyiz ettiğini belgeleyerek (kanun yoluna başvurduğunu ispat ederek) icra dairesinden süre ister.
- Süre Verilmesi: İcra dairesi, ilgili Bölge Adliye Mahkemesi (istinaf) veya Yargıtay'dan (temyiz) tehiri icra kararı getirmesi için borçluya uygun bir süre verir.
- Tehiri İcra Kararı Alınması: Borçlu, bu süre içinde kanun yolu mahkemesinden (Bölge Adliye veya Yargıtay) tehiri icra kararı almalıdır. Bu karar genellikle ilamda hükmedilen alacak miktarını karşılayacak bir teminat (para, banka teminat mektubu) yatırılması şartına bağlıdır.
- Kararın İncelenmesi: Kanun yolu mahkemesi, tehiri icra talebini inceleyerek bir karar verir.
- Takibin Durdurulması: Borçlu, kanun yolu mahkemesinden aldığı tehiri icra kararını süresi içinde icra dosyasına sunarsa, icra takibi teminat karşılığında durdurulur.
- Sonuç: Kanun yolundaki inceleme sonucunda ilam onanırsa, teminat alacaklıya ödenerek icraya devam edilir. İlam bozulursa, takip durur ve teminat borçluya iade edilir.
Tehir-i İcra Kararı Alma Süreci Hakkında Bilgi İçin: İcra ve İflas Kanunu'nun icranın geri bırakılması (tehir-i icra) kararı alınması sürecini ve bu süreçteki süreleri düzenleyen maddesini (Madde 36) inceleyerek tehir-i icra prosedürü hakkında detaylı bilgiye ulaşabilirsiniz.
34. Madde / Müşterek Hükümler / İcranın nereden isteneceği
Madde 34, para borçlarına ilişkin ilamlı takiplerde yetkili icra dairesini düzenler.
Yetkili İcra Dairesi:
Para ve teminat verilmesine ilişkin ilamların icrası, borçlunun yerleşim yerindeki icra dairesinden istenebilir. Bunun yanı sıra, ilamda hükmedilen borcun doğduğu yer veya alacaklının yerleşim yerindeki icra dairesi de yetkili olabilir. Ancak genellikle borçlunun yerleşim yeri icra dairesi yetkilidir.
İlamlı Takipte Yetkili İcra Dairesi Hakkında Bilgi İçin: İcra ve İflas Kanunu'nun ilamlı takiplerde yetkili icra dairesini belirleyen maddesini (Madde 34) inceleyebilirsiniz.
23. Madde / Kanundaki Istılahlar
Madde 23, İcra ve İflas Kanunu'nda kullanılan bazı temel hukuki terimlerin (ıstılahların) ne anlama geldiğini tanımlar. Daha önceki maddelerde geçtiği üzere, "borçlu", "alacaklı", "icra dairesi", "ilam" gibi kavramların kanun metni içindeki özel anlamları bu maddede açıklanabilir. Kanunun doğru yorumlanması için bu tanımlar önemlidir.
Kanundaki Temel Hukuki Terimler Hakkında Bilgi İçin: İcra ve İflas Kanunu'nun temel terimleri tanımlayan maddesini (Madde 23) inceleyerek kanun metnindeki ana kavramların yasal karşılıklarını öğrenebilirsiniz.
Sonuç
İcra ve İflas Kanunu'nun para ve teminat verilmesine ilişkin ilamların icrasını düzenleyen bu maddeleri (32-36), ilamlı icra takibinin temelini oluşturur. Para ilamları kural olarak kesinleşmeden icraya konulabilmekle birlikte, kanunda sınırlı olarak sayılan bazı ilamlar kesinleşmeden icra edilemez. İcra emri tebliğ edilen borçlu, ilamsız takipteki gibi borca itiraz edemez; ancak borcun ödenmesi, ertelenmesi veya zamanaşımına uğraması gibi kanunda sınırlı ve belgelendirilmesi zorunlu sebeplerle "icranın geri bırakılması" (tehir-i icra) kararı talep edebilir.
Tehir-i icra süreci, genellikle ilamın kanun yoluna taşınması ve teminat gösterilmesi suretiyle mahkemeden karar alınmasıyla işler. Zamanaşımı iddiası ise İcra Mahkemesi'nce incelenir. İlamlı takip süreçleri ve tehiri icra prosedürleri teknik detaylar içerir ve süreler bu alanda da büyük önem taşır. Hak kaybına uğramamak, icra emrine doğru ve zamanında yanıt vermek, tehiri icra sebeplerini doğru tespit etmek ve gerekli prosedürleri usulüne uygun yerine getirmek için icra hukuku alanında uzman bir avukattan profesyonel destek almak hayati öneme sahiptir.
Kaynaklar ve İlgili Mevzuat
- 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu (Madde 23, 31, 31/a, 32, 33, 33/a, 34, 35, 36)
- 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu
- Yargıtay Kararları (İcranın Geri Bırakılması)
- Türkiye Barolar Birliği Yayınları
- Kuru, B. (2021). İcra ve İflas Hukuku El Kitabı. Ankara: Yetkin Yayınları.
- Postacıoğlu, İ. & Altay, S. (2020). İcra Hukuku Esasları. İstanbul: Vedat Kitapçılık.
- Arslan, R., Yılmaz, E., Taşpınar-Ayvaz, S. & Hanağası, E. (2021). İcra ve İflas Hukuku. Ankara: Yetkin Yayınları.
İcra takibi süreçlerinde profesyonel hukuki danışmanlık almak için bizimle iletişime geçin.
Hemen İletişime Geçin