Ana Sayfa > Blog > Arabuluculuk Nedir? Dava Açmadan Çözüm Mümkün mü?

Arabuluculuk Nedir? Dava Açmadan Çözüm Mümkün mü?

Yayın Tarihi: 25.05.2025
Bu yazıyı paylaşın:

Hızlı Bilgi

Arabuluculuk Nedir?

Tarafların, tarafsız bir üçüncü kişi olan arabulucunun rehberliğinde, kendi aralarında anlaşarak çözüme ulaşmalarını hedefleyen bir uyuşmazlık çözüm yöntemidir.

Zorunlu Arabuluculuk

İş, ticaret, tüketici ve bazı özel hukuk alanlarında dava açmadan önce arabulucuya başvurmak zorunludur.

Temel İlkeler

Gönüllülük, gizlilik, tarafsızlık, bağımsızlık ve eşitlik arabuluculuğun temel ilkeleridir.

Anlaşma Belgesi

Arabuluculuk sonunda varılan anlaşma, mahkemece onaylanarak ilam niteliği kazanabilir ve icra edilebilir hale gelir.

Günümüz modern hukuk sistemlerinde, uyuşmazlıkların çözümünde mahkeme yargılaması dışında alternatif yollar da öne çıkmaktadır. Yargı süreçlerinin uzunluğu, maliyeti ve taraflar arasındaki ilişkileri yıpratma potansiyeli, kişileri ve işletmeleri daha pratik, hızlı ve dostane çözüm yöntemlerine yöneltmiştir. İşte bu noktada, arabuluculuk, "Dava Açmadan Çözüm Mümkün mü?" sorusunun en güçlü yanıtlarından biri olarak karşımıza çıkar.

I. GİRİŞ: UYUŞMAZLIK ÇÖZÜM YOLLARI

Uyuşmazlıklar, hayatın doğal bir parçasıdır ve çeşitli yöntemlerle çözüme kavuşturulabilir. En bilinen çözüm yolu, bir yargılama sürecinin sonunda mahkeme kararı alınmasıdır. Ancak bunun yanı sıra, "Alternatif Uyuşmazlık Çözüm Yöntemleri (AUÇ)" olarak adlandırılan ve tarafların anlaşmasına dayanan çeşitli yöntemler de mevcuttur. Tahkim, uzlaştırma ve arabuluculuk bu yöntemlerin başlıcalarıdır. Arabuluculuk, bu yöntemler arasında en çok öne çıkan ve son yıllarda Türk hukuk sisteminde yaygınlaşan bir uygulamadır.

II. ARABULUCULUK NEDİR?

A) Tanımı ve Amacı

Arabuluculuk, tarafların bir uyuşmazlık karşısında, tarafsız ve bağımsız bir üçüncü kişi olan arabulucunun rehberliğinde, kendi aralarında anlaşarak bir çözüme ulaşmalarını hedefleyen, esnek ve gizli bir uyuşmazlık çözüm yöntemidir. Arabulucu, taraflara çözüm önerisi sunmaz; ancak onların iletişimini kolaylaştırarak, gerçek ihtiyaçlarını anlamalarına ve karşılıklı kabul edilebilir bir anlaşma zemini bulmalarına yardımcı olur. Amacı, yargılama sürecine gitmeden, tarafların kendi iradeleriyle, hızlı ve dostane bir şekilde anlaşma sağlamalarıdır.

B) Hukuki Niteliği

Arabuluculuk, bir yargılama faaliyeti değildir. Tamamen tarafların serbest iradelerine dayanan, gönüllü bir süreçtir. Arabuluculuk sürecinin sonunda varılan anlaşma, belirli şartları taşıması halinde mahkemece onaylanarak ilam niteliği kazanabilir ve bu sayede tıpkı bir mahkeme kararı gibi icra edilebilir hale gelir.

C) Arabuluculuğun Temel İlkeleri

  • Gönüllülük: Tarafların sürece kendi istekleriyle katılmaları ve istediği aşamada sona erdirme haklarının bulunmasıdır. Zorunlu arabuluculuklarda dahi, süreçten vazgeçme hakkı saklıdır, sadece dava açmadan önce başvurmak zorunludur.
  • Gizlilik: Arabuluculuk sürecinde paylaşılan bilgi ve belgeler ile yapılan tüm konuşmalar gizlidir. Bu bilgiler, bir yargılama sürecinde delil olarak kullanılamaz.
  • Tarafsızlık ve Bağımsızlık: Arabulucu, uyuşmazlığın taraflarından ve konudan bağımsız, tarafsız bir kişidir. Hiçbir tarafa üstünlük sağlamaz, onların çıkarlarını gözetmez, sadece anlaşma sürecini yönetir.
  • Eşitlik: Arabulucu, tarafların sürece eşit katılımını ve eşit haklara sahip olmasını sağlar. Güç dengesizliğini dengelemeye çalışır.

Arabuluculuk Kurumu Hakkında Temel Bilgi

6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ile düzenlenmiştir.

III. ARABULUCULUK TÜRLERİ

Arabuluculuk, tarafların kendi tercihleriyle mi yoksa kanunun emriyle mi başlatıldığına göre ikiye ayrılır:

A) İhtiyari (İsteğe Bağlı) Arabuluculuk

Tarafların, aralarında çıkan bir uyuşmazlığı mahkemeye taşımadan önce veya mahkeme devam ederken kendi iradeleriyle bir arabulucuya başvurmayı kararlaştırdığı arabuluculuk türüdür. Kanun, bu tür arabuluculuk için belirli bir uyuşmazlık alanı kısıtlaması getirmez; yeter ki uyuşmazlık arabuluculuğa elverişli olsun.

B) Zorunlu (Dava Şartı) Arabuluculuk

Kanun koyucu, belirli dava türlerinde mahkemeye başvurmadan önce arabuluculuğu bir dava şartı olarak zorunlu hale getirmiştir. Bu, dava açılabilmesi için öncelikle arabuluculuk sürecinin tamamlanması gerektiği anlamına gelir. Taraflar anlaşamazsa veya sürece katılmazsa, dava açma hakları saklı kalır.

  • İş Hukuku Uyuşmazlıklarında Zorunlu Arabuluculuk (7036 Sayılı İş Mahkemeleri Kanunu m. 3): İşçi ve işveren arasındaki işe iade talepleri ile kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti, yıllık izin ücreti, kötü niyet tazminatı gibi işçi alacaklarına ilişkin uyuşmazlıklarda dava açmadan önce arabulucuya başvurmak zorunludur.
  • Ticari Uyuşmazlıklarda Zorunlu Arabuluculuk (6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu m. 5/A): Türk Ticaret Kanunu'nda düzenlenen ticari davalardan, konusu bir miktar para alacağı olan ve alacak veya tazminat talepli davalarda arabuluculuk dava şartı olarak aranır.
  • Tüketici Uyuşmazlıklarında Zorunlu Arabuluculuk (6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun m. 73/A): Tüketici mahkemelerinin görevine giren ve belirli bir parasal sınırın üzerinde olan uyuşmazlıklarda dava açmadan önce arabulucuya başvurmak zorunludur.
  • Diğer Zorunlu Arabuluculuk Alanları: Son dönemde, komşu hakkından kaynaklanan uyuşmazlıklar, ortaklığın giderilmesi davaları ve kira ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlıkların bir kısmı gibi alanlarda da zorunlu arabuluculuk getirilmiştir.

IV. ARABULUCULUK SÜRECİ NASIL İŞLER?

A) Başvuru

Arabuluculuk süreci, taraflardan birinin veya avukatının Adalet Bakanlığı'na bağlı Arabuluculuk Daire Başkanlığı'nın listesinde kayıtlı bir arabulucuya doğrudan başvurmasıyla (ihtiyari arabuluculuk) veya adliyelerdeki arabuluculuk bürolarına başvurmasıyla (zorunlu arabuluculuk) başlar. Başvuruyu yapan taraf, karşı tarafın iletişim bilgilerini ve uyuşmazlığın konusunu belirtir.

B) Arabulucunun Atanması ve İlk Toplantı

Başvuru üzerine arabuluculuk bürosu, sicile kayıtlı arabulucular listesinden bir arabulucuyu atar. Arabulucu, taraflarla iletişime geçerek süreci başlatır ve ilk toplantı tarihini belirler. Taraflar, ilk toplantıya bizzat veya vekilleri (avukatları) aracılığıyla katılabilirler.

C) Müzakereler

Arabulucu, tarafların uyuşmazlığı anlayıp çözüme yönelik seçenekleri değerlendirmeleri için görüşmeler yürütür. Bu görüşmeler ortak oturumlar veya taraflarla ayrı ayrı yapılan özel oturumlar (caucusing) şeklinde olabilir. Arabulucu, tarafların çözüm önerilerini geliştirmelerine yardımcı olur.

D) Anlaşma veya Anlaşamama

Görüşmeler sonucunda taraflar uyuşmazlık konusunda anlaşabilir veya anlaşamayabilirler.

  • Anlaşma Halinde: Taraflar, üzerinde anlaştıkları konuları ve çözüm yollarını içeren bir arabuluculuk anlaşma belgesi düzenler ve imzalarlar.
  • Anlaşamama Halinde: Arabulucu, tarafların anlaşamadığına dair bir son tutanak düzenler. Zorunlu arabuluculuklarda bu tutanak, dava açma şartının yerine getirildiğini gösterir.

E) Anlaşma Belgesinin Hukuki Niteliği ve İcrası

Arabuluculuk süreci sonunda tarafların anlaştığı anlaşma belgesi, eğer istenirse, icra edilebilirlik şerhi alınarak mahkeme kararı (ilam) niteliği kazanabilir. Bu durumda, anlaşmaya uyulmaması halinde belge, tıpkı bir mahkeme kararı gibi icra yoluyla yerine getirilebilir. İcra edilebilirlik şerhi, mahkemeden sadece anlaşmanın içeriğinin kanuna ve genel ahlaka uygun olup olmadığının denetlenmesiyle verilir.

V. ARABULUCULUĞUN AVANTAJLARI

Hızlı ve Ekonomik Çözüm

Arabuluculuk süreci, yargılamaya göre çok daha kısa sürer ve önemli maliyet avantajı sağlar.

Gizlilik

Süreçteki tüm bilgi ve belgeler gizlidir. Mahkeme yargılamaları ise prensip olarak kamuya açıktır.

Esneklik ve Kontrol

Taraflar, çözüm sürecini ve çözümün içeriğini kendi iradeleriyle belirlerler.

İlişkilerin Korunması

Arabuluculuk, tarafların birbirlerini dinlemelerine ve anlamalarına olanak tanır.

VI. HANGİ UYUŞMAZLIKLAR ARABULUCULUĞA ELVERİŞLİDİR?

Arabuluculuk, tarafların serbest iradeleriyle tasarruf edebilecekleri konulardaki uyuşmazlıklar için elverişlidir. Yani, bir tarafın kendi isteğiyle vazgeçebileceği veya üzerinde anlaşabileceği konular arabuluculuğa tabidir. Örneğin:

  • İşçi-işveren alacakları ve işe iade talepleri
  • Ticari alacak ve tazminat davaları
  • Tüketici uyuşmazlıkları (belirli parasal sınırın üzerinde)
  • Kira ilişkisinden doğan alacak ve tazminat davaları, tahliye davaları (bazı istisnalar hariç)
  • Komşu hakkı uyuşmazlıkları
  • Ortaklığın giderilmesi (izale-i şüyu) davaları
  • Maddi ve manevi tazminat talepleri (bazı özel durumlar hariç)
  • Sözleşmeden doğan alacak ve tazminat uyuşmazlıkları

Önemli Not

Kamu düzenini ilgilendiren, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyeceği konular (örn. ceza davaları, velayet, nesebin tespiti, boşanma kararı verilmesi gibi bazı aile hukuku konuları) arabuluculuğa elverişli değildir.

VII. DAVA AÇMADAN ÇÖZÜM MÜMKÜN MÜ?

Kesinlikle mümkündür. Hatta, kanun koyucu belirli uyuşmazlık türleri için arabuluculuğu bir dava şartı haline getirerek, dava açmadan çözümü zorunlu hale getirmiştir. Zorunlu olmayan hallerde bile taraflar, ihtiyari olarak arabuluculuğa başvurarak, yargılama sürecinin getireceği zaman, maliyet ve psikolojik yıpranmadan kaçınabilirler.

Arabuluculuk, tarafların kendi çözümünü bulmalarına imkan tanıdığı için, mahkeme kararından farklı olarak, tarafların anlaşmaya uyması ve ilişkilerini sürdürmesi olasılığı daha yüksektir. Bu da uyuşmazlığın sadece hukuki değil, sosyal ve ekonomik açıdan da kalıcı bir şekilde çözülmesini sağlar.

VIII. SONUÇ

Arabuluculuk, Türk hukuk sisteminde uyuşmazlık çözümüne yönelik önemli bir alternatif olarak giderek yaygınlaşmaktadır. Mahkeme süreçlerinin getirdiği zorluklar düşünüldüğünde, arabuluculuk; hızlı, ekonomik, gizli ve tarafların kontrolünde bir çözüm sunar. Özellikle işçi-işveren, ticari ve tüketici uyuşmazlıklarında zorunlu hale gelmesiyle birlikte, "Dava Açmadan Çözüm Mümkün mü?" sorusuna güçlü bir "Evet!" yanıtı vermektedir.

Uyuşmazlık yaşayan tarafların, dava yoluna gitmeden önce veya yargılama sırasında bile arabuluculuk imkanlarını değerlendirmesi, hem kendi menfaatleri hem de adalet sisteminin iş yükünün hafifletilmesi açısından büyük faydalar sağlayacaktır. Ancak arabuluculuk sürecinde de hak kaybı yaşamamak ve en iyi çözüme ulaşmak için arabuluculuk konusunda deneyimli bir avukattan hukuki destek almak büyük önem taşımaktadır.

Arabuluculuk süreci hakkında daha detaylı bilgi almak için bizimle iletişime geçin.

Asel Neva Hukuk ile iletişime geçin

Bize Ulaşın

Yasal Uyarı: Bu blog yazısı, genel bilgilendirme amacıyla hazırlanmıştır ve hukuki tavsiye niteliği taşımamaktadır. Her hukuki durum kendine özgü olduğundan, spesifik durumunuz için bir avukata danışmanız tavsiye edilir.

← Tüm Yazılara Dön