Ana Sayfa > Blog > Tıbbi Uygulama Hatası (Malpraktis) Davalarında İspat Yükü ve Bilirkişilik

Tıbbi Uygulama Hatası (Malpraktis) Davalarında İspat Yükü ve Bilirkişilik

Yayın Tarihi: 31.05.2025

Hızlı Bilgi

İspat Yükü

Genel kural olarak, davacı (hasta veya yakınları) hekimin tıbbi standartlara aykırı davrandığını, zarar oluştuğunu ve nedensellik bağını ispatlamalıdır.

İspatlanması Gerekenler

Hukuka aykırı fiil (hata veya ihmal), meydana gelen zarar, illiyet bağı ve kusur ispatlanması gereken temel unsurlardır.

İspat Yükünün Yer Değiştirmesi

Aydınlatma yükümlülüğü ve tıbbi kayıtların tutulması gibi konularda ispat yükü hekime/hastaneye geçer.

Bilirkişilik

Tıbbi malpraktis davalarında bilirkişi incelemesi, davanın kaderini etkileyen en kritik aşamadır.

Tıbbi uygulama hatası (malpraktis) iddialarına dayanan tazminat davaları, hem hukuki hem de teknik (tıbbi) bilgi gerektirmesi nedeniyle uygulamada karşılaşılan en karmaşık dava türlerindendir. Bu davalarda en kritik unsurlardan ikisi, ispat yükü ve davanın seyrini doğrudan etkileyen bilirkişilik kurumudur.

İspat Yükü: Kim Neyi Kanıtlamalı?

İspat Yükü Kavramı

Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) uyarınca kural olarak, iddia edilen bir olgunun doğru olduğunu ispatlama yükümlülüğü, o olguya dayanarak hak iddia eden tarafa aittir (HMK m. 190). Tıbbi malpraktis davalarında da genel kural olarak ispat yükü davacıya (hastaya veya yakınlarına) aittir.

Davacı, davasının kabul edilebilmesi için şu temel unsurları ispatlamalıdır:

  • Hukuka Aykırı Fiil (Hata veya İhmal): Sağlık profesyonelinin tıbbın standartlarına (Lex Artis) aykırı davrandığını veya gerekli özeni göstermediğini.
  • Zarar: Hastanın bir zarar (maddi veya manevi) gördüğünü.
  • İlliyet Bağı: Meydana gelen zararın, sağlık profesyonelinin kusurlu fiili sonucunda oluştuğunu.
  • Kusur: Sağlık profesyonelinin bu fiilde kusurlu olduğunu (ancak bazı durumlarda, özellikle sözleşmeden doğan sorumlulukta, kusurun ispatı daha farklı değerlendirilebilir).

İspat Yükünün Yer Değiştirdiği Durumlar

Bazı özel hallerde ispat yükü davalıya (sağlık profesyoneli veya hastane) geçebilir:

Aydınlatma Yükümlülüğü ve Aydınlatılmış Onam:

Hekimin en temel yükümlülüklerinden biri hastayı yapılacak tıbbi müdahale hakkında eksiksiz ve anlaşılır şekilde aydınlatmak ve hastanın aydınlatılmış onamını almaktır. Aydınlatma yükümlülüğünün yerine getirildiğini ispatlama yükü hekim ve/veya hastaneye aittir. Eğer aydınlatma ispat edilemezse, yapılan müdahale hukuka aykırı hale gelebilir ve bu durum tek başına tazminat sorumluluğu doğurabilir.

Tıbbi Kayıtların Tutulması:

Hekimin tıbbi kayıtları eksiksiz ve düzenli tutma yükümlülüğü vardır. Kayıtların eksik veya hatalı olması, ispat yükünün hekime geçmesine neden olabilir.

Bilirkişilik: Tıbbi Gerçeğin Aydınlatılması

Tıbbi malpraktis davaları, çözümü hukuk dışında özel ve teknik bilgi gerektiren konulardır. Bu nedenle mahkeme, taraflardan birinin talebi üzerine veya resen (kendiliğinden) bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir (HMK m. 266).

Bilirkişilik, bu davalarda adeta davanın kaderini belirleyen en kritik aşamadır. Bilirkişiler, dosyadaki tıbbi bilgi ve belgeleri (hasta kayıtları, tahlil sonuçları, görüntülemeler vb.) inceleyerek mahkemeye bilimsel ve teknik görüş sunarlar.

Bilirkişi raporlarında şu konularda görüş sunulur:

  • Yapılan tıbbi uygulamanın (teşhis, tedavi, ameliyat vb.) tıp biliminin güncel standartlarına (Lex Artis) uygun olup olmadığı.
  • Sağlık profesyonelinin eylem veya ihmalinde kusur bulunup bulunmadığı.
  • Hastada meydana gelen zararın (komplikasyon veya hata sonucu) ne olduğu ve bu zarar ile sağlık profesyonelinin eylemi arasındaki illiyet bağı.
  • Aydınlatma yükümlülüğünün yerine getirilip getirilmediği (tıbbi açıdan bilgilendirmenin yeterliliği).

Bilirkişilik Süreci ve Dikkat Edilmesi Gerekenler

  • Atanma: Mahkeme, bilirkişi listelerinden veya belirli uzmanlık gerektiren durumlarda (örneğin cerrahi hatalar, spesifik hastalıklar) Adli Tıp Kurumu veya üniversite hastanelerinin ilgili anabilim dallarından bilirkişi veya bilirkişi heyeti görevlendirir.
  • Rapor: Bilirkişi, incelemesini yaparak raporunu belirlenen süre içinde mahkemeye sunar. Rapor, gözlem ve incelemeye konu maddi vakıaları, gerekçeyi ve ulaşılan sonucu içermelidir. Bilirkişi, hukuki nitelendirme ve değerlendirmelerde bulunamaz, sadece tıbbi ve teknik konularda görüş bildirir (HMK m. 279/4).
  • Rapora İtiraz: Taraflar, bilirkişi raporuna karşı itiraz edebilir ve rapordaki eksikliklerin veya çelişkilerin giderilmesini veya yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınmasını talep edebilirler. Mahkeme, itirazları değerlendirir ve gerekli görürse ek rapor alır veya yeni bir heyet görevlendirir.
  • Delil Niteliği: Bilirkişi raporu, mahkeme için önemli bir delildir, ancak hakim bilirkişi raporuyla bağlı değildir. Hakim, tüm delilleri (tıbbi kayıtlar, tanık beyanları vb.) bir arada değerlendirerek sonuca ulaşır.
  • Sonuç

    Tıbbi malpraktis davalarında ispat yükü kural olarak davacıda olmakla birlikte, aydınlatma yükümlülüğü gibi bazı konularda ispat yükü davalı sağlık çalışanına veya hastaneye aittir. Bu davalarda tıbbi gerçeğin ve kusurun tespiti, alanında uzman bilirkişiler aracılığıyla yapılan incelemeler sonucunda hazırlanan raporlara dayanır. Bilirkişi raporları davanın seyrini belirlemede kritik rol oynar.

    Davanın karmaşıklığı, ispatın zorlukları ve bilirkişilik sürecinin önemi göz önüne alındığında, tıbbi malpraktis davalarında hak kaybı yaşamamak için Sağlık Hukuku ve Usul Hukuku alanında deneyimli bir avukattan hukuki destek almak büyük önem taşımaktadır.

    Tıbbi malpraktis davalarında uzman desteği almak veya hasta hakları konusunda bilgi edinmek için ASEL Asel Neva Hukuk ve Arabuluculuk Bürosu olarak yardıma hazırız. Sağlık hukuku alanındaki uzmanlığımızla, karmaşık tıbbi uygulama hatası davalarında müvekkillerimize güvenilir hizmet sunmaktayız.

    ASEL Asel Neva Hukuk ile iletişime geçin

    Bize Ulaşın

    Yasal Uyarı: Bu blog yazısı, genel bilgilendirme amacıyla hazırlanmıştır ve hukuki tavsiye niteliği taşımamaktadır. Her hukuki durum kendine özgü olduğundan, spesifik durumunuz için bir avukata danışmanız tavsiye edilir.