İş Hukukunda Zorunlu Arabuluculuk: Dava Şartı, Süreç ve Sonuçları
Hızlı Bilgi
Zorunlu Arabuluculuk Nedir?
İş davalarında mahkemeye başvurmadan önce arabuluculuk yoluna başvurmanın zorunlu olduğu, 01.01.2018 tarihinde yürürlüğe giren alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemidir.
Hangi Davalar Zorunlu Arabuluculuğa Tabidir?
İşçi alacakları (kıdem, ihbar tazminatı, fazla mesai, yıllık izin ücreti vb.), tazminatlar ve işe iade talepleri zorunlu arabuluculuk kapsamındadır.
Süreç Ne Kadar Sürer?
Arabuluculuk süreci, ilk toplantıdan itibaren üç hafta içinde tamamlanır. Zorunlu hallerde bu süre bir hafta daha uzatılabilir.
Anlaşma Tutanağının Hukuki Değeri
İcra edilebilirlik şerhi alınan anlaşma belgesi, ilam niteliğinde belge sayılır ve mahkeme kararı gibi doğrudan icra edilebilir.
İşçi ve işveren arasındaki uyuşmazlıkların mahkeme önüne taşınmadan, daha hızlı, daha az maliyetli ve dostane yollarla çözülmesini sağlamak amacıyla Türk Hukuk Sistemine "zorunlu arabuluculuk" kurumu getirilmiştir. Özellikle iş davalarında bu sistem, 2018 yılı başından itibaren bir dava şartı haline gelmiştir. Bu yazımızda, iş hukukunda zorunlu arabuluculuğun ne olduğunu, yasal dayanağını, sürecini, sonuçlarını ve dikkat edilmesi gereken hususları detaylıca ele alacağız.
ZORUNLU ARABULUCULUK
İş hukuku uyuşmazlıklarında dava açmadan önce arabuluculuk yoluna başvurmak, belirli dava türleri için zorunlu bir adım haline gelmiştir. Bu, yargı yükünü azaltmayı ve taraflara anlaşma fırsatı sunmayı amaçlar.
A. Genel Olarak
Arabuluculuk, tarafların içinde bulundukları uyuşmazlığı, tarafsız bir üçüncü kişi (arabulucu) yardımıyla mahkemeye gitmeden veya mahkeme sırasında anlaşarak çözmelerini sağlayan bir alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemidir. Zorunlu arabuluculuk ise, belirli uyuşmazlık türlerinde dava açılabilmesi için öncelikle arabulucuya başvurulmuş olmasını bir dava şartı olarak öngören sistemdir.
B. Yasal Dayanak
İş hukukunda zorunlu arabuluculuğun yasal dayanağı, 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'dur. Bu Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu'na iş uyuşmazlıklarına özgü yeni hükümler eklenmiştir.
C. Zorunlu Arabuluculuk Sisteminin Yürürlük Tarihi
7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu ile getirilen iş hukukunda zorunlu arabuluculuk sistemi, 01.01.2018 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Bu tarihten sonra ilgili dava türlerinde arabulucuya başvurulmadan açılan davalar, dava şartı yokluğu nedeniyle reddedilmektedir.
D. Zorunlu Arabuluculuğa Tâbi İş Davaları
Her iş davası zorunlu arabuluculuğa tabi değildir. Kanun, hangi dava türlerinin bu kapsama girdiğini açıkça belirtmiştir.
1. Genel Olarak
Kapsam:
Zorunlu arabuluculuğa tabi iş davaları, işçi alacakları ve tazminatları ile işe iade dışındaki iş uyuşmazlıklarından kaynaklanan tazminat ve alacak taleplerine ilişkindir. Kısacası, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti, yıllık izin ücreti, UBGT ücreti, prim, ikramiye alacakları gibi parasal talepler zorunlu arabuluculuk kapsamındadır. İşe iade talepleri de zorunlu arabuluculuk kapsamındadır ancak işe iade kararı sonrası alacaklar ayrı bir kategori oluşturur (bkz. D.2). Hizmet tespiti gibi eda davası niteliğinde olmayan davalar zorunlu arabuluculuğa tabi değildir.
2. İşe İade Kararının Kesinleşmesine ve İşçinin Başvurmasına Rağmen İşverenin İşe Başlatmaması Sonrasında Açılacak İşçilik Alacakları İçin Tekrar Arabuluculuk Yoluna Başvurulmalıdır
İşe iade davası sonunda işçi lehine verilen kararın kesinleşmesi üzerine işçi süresi içinde işe başlama talebiyle işverene başvurur. İşverenin işçiyi süresi içinde işe başlatmaması halinde işçi, işe başlatmama tazminatı ile dört aya kadar boşta geçen süreye ait ücret ve diğer haklarını talep edebilir. Bu alacakların tahsili için dava açmadan önce de zorunlu arabuluculuk yoluna tekrar başvurulması gerekmektedir. Bu, işe iade davasındaki arabuluculuktan ayrı, yeni bir arabuluculuk sürecidir.
E. Arabuluculuk Sürecine Dair Usul ve Esaslar
Zorunlu arabuluculuk süreci, Kanun ve ilgili yönetmeliklerle belirlenmiş usul ve esaslara göre yürütülür.
1. Zorunlu Arabuluculuğa Başvuru
Zorunlu arabuluculuk başvurusu, uyuşmazlığın niteliğine göre görevli mahkemenin bulunduğu yerdeki arabuluculuk bürosuna yapılır. Başvuru genellikle bir dilekçe veya matbu form doldurularak yapılır. Başvuru sırasında taraf bilgileri ve uyuşmazlığın özeti belirtilir. Başvuru, davacı olacak kişi (işçi veya işveren) tarafından yapılır.
2. Arabulucunun Görevlendirilmesi Süreci
Başvuru yapıldığında, arabuluculuk bürosu tarafından listeden bir arabulucu atanır. Arabulucu, atamayı takip eden belirli bir süre içinde taraflarla iletişime geçerek ilk toplantı gününü ve yerini belirler.
3. Arabuluculuk Sürecinin İşleyişi
Arabuluculuk süreci, arabulucunun tarafları ilk toplantıya davet etmesiyle başlar. Taraflar (veya vekilleri) arabulucu eşliğinde uyuşmazlık konularını müzakere ederler. Süreç gizlidir ve arabulucu tarafsız bir şekilde müzakereleri yönetir, anlaşma zemini bulmaya çalışır. Arabuluculuk süreci, ilk toplantıdan itibaren üç hafta içinde tamamlanır. Zorunlu hallerde bu süre bir hafta daha uzatılabilir.
F. İş Davalarında Arabuluculuk Uygulaması
İş davalarına özgü arabuluculuk uygulamasında dikkat edilmesi gereken bazı pratik hususlar bulunmaktadır.
1. Arabuluculuk Formu Uygulaması
Arabuluculuk başvurusunda kullanılan formların içeriği ve uygulama esasları zaman içinde değişiklik göstermiştir.
a) 02/06/2018 Öncesi Durum
7036 sayılı Kanun'un yürürlüğe girdiği 01.01.2018 ile 02.06.2018 tarihleri arasında arabuluculuk başvurularına ilişkin form ve usul uygulamaları belirli bir oturmuşluk düzeyine ulaşmadan devam etmiştir. Bu dönemdeki başvurular ve süreçler, o tarihteki mevcut düzenlemelere göre ele alınmıştır.
b) 02/06/2018 Sonrası Durum
02.06.2018 tarihli ve 30439 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği'nde yapılan değişiklikler, arabuluculuk başvuru formu ve sürecine ilişkin usulleri daha net hale getirmiş, uygulamada birliktelik sağlamayı amaçlamıştır.
2. Asıl İşveren ve Alt İşverene Birlikte Başvurulması
İşçi, alt işverenle çalışıyorsa ve alacakları hem asıl işverenin hem de alt işverenin sorumluluğunda ise, zorunlu arabuluculuk başvurusu hem asıl işverene hem de alt işverene karşı yapılmalıdır. Bu, ileride açılacak davada tarafların eksiksiz olması ve dava şartının yerine getirilmiş sayılması için önemlidir.
3. Dosya Görevli Mahkemeye İntikal Ettirilmeden Dava Şartı İkmal Edilmişse
Zorunlu arabuluculuk süreci tamamlanıp son tutanak düzenlenmeden dava açılması halinde dava, dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddedilir. Ancak, arabuluculuk süreci dava açıldıktan sonra ama mahkemenin dosyayı esastan incelemesine başlamadan tamamlanmış ve son tutanak mahkemeye sunulmuşsa, dava şartı ikmal edilmiş (tamamlanmış) sayılır ve davaya devam edilebilir.
G. Arabuluculuk Son Tutanağının Düzenlenmesi
Arabuluculuk süreci sonunda, sürecin nasıl sonuçlandığını belirten bir son tutanak düzenlenir.
1. Son Tutanağın Düzenlenmesi Gereken Hâller
Son tutanak;
- Tarafların anlaşması halinde,
- Tarafların anlaşamaması halinde,
- Taraflardan birinin veya ikisinin toplantılara katılmaması halinde,
- Arabulucunun başka bir nedenle (örneğin taraflardan birinin sürece devam etmek istememesi) sürecin sonlandığını bildirmesi halinde düzenlenir.
2. Taraflardan Birinin Mazeretsiz İlk Toplantıya Katılmaması Hâli
Taraflardan birinin geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması durumunda, son tutanakta bu durum belirtilir. Bu taraf, dava açılması halinde yargılama giderlerinin tamamından sorumlu tutulabilir ve lehine vekalet ücretine hükmedilmez. Devlet tarafından ödenen arabuluculuk ücreti de bu tarafa yüklenir.
3. Son Tutanağı Düzenleyecek Kişi
Arabuluculuk sürecinin sonunda son tutanak arabulucu tarafından düzenlenir. Tutanak, arabulucu ve varsa taraflar ile vekilleri tarafından imzalanır.
4. Son Tutanağın İçeriği ve Çeşitli Olasılıklar
Son tutanakta; arabuluculuk süreci, toplantı tarihleri, katılanlar, uyuşmazlık konuları ve sürecin sonucu (anlaşma, anlaşamama, katılmama vb.) belirtilir. Anlaşma halinde, anlaşma metni de tutanağa eklenir veya tutanakta anlaşmanın içeriği detaylı olarak yer alır. Anlaşamama veya katılmama halinde, dava şartının yerine getirildiği bilgisi yer alır.
H. Arabuluculuk Son Tutanağının Niteliği ve Faiz-Temerrüt İlişkisi
Arabuluculuk son tutanağının niteliği, sonucuna göre değişir. Anlaşma ile sonuçlanan arabuluculuk son tutanağı, icra edilebilirlik şerhi alınması halinde ilam niteliğinde belge sayılır. Yani, mahkeme kararı gibi icra edilebilir. Anlaşamama veya diğer hallerde düzenlenen tutanak ise sadece dava şartının yerine getirildiğini gösterir.
Faiz ve temerrüt ilişkisi açısından:
- Anlaşma Halinde: Anlaşma metninde ödeme tarihleri ve faiz oranı belirlenmişse, bu hükümler geçerlidir. Ödemenin gecikmesi durumunda anlaşmadaki faiz işler.
- Anlaşamama Halinde: Anlaşamama tutanağı, alacağın kendiliğinden muaccel olmasını veya faizin başlamasını sağlamaz. Faiz ve temerrüt, uyuşmazlığın niteliğine göre Kanun'daki genel hükümlere (örneğin iş sözleşmesinin fesih tarihi, ihtarname tebliği vb.) göre belirlenir.
İ. Son Tutanaktaki Alacak Kalemleri ile Açılan Davadaki Talepler Arasındaki İlişki ve Çeşitli Olasılıkların Değerlendirilmesi
Dava açılırken, arabuluculuk son tutanağının mahkemeye sunulması zorunludur ve dava dilekçesindeki taleplerle tutanaktaki müzakere edilen konular arasında uyum aranır.
1. Son Tutanağın Mahkemeye Sunulması
Dava Şartı:
Zorunlu arabuluculuğa tabi bir konuda dava açılırken, arabuluculuk faaliyeti sonunda düzenlenen son tutanağın aslının veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğinin dava dilekçesine eklenmesi zorunludur. Bu, dava şartının yerine getirildiğinin ispatıdır.
2. Müzakere Edilmemiş Alacaklar Açılan Davada İstenmişse
Arabuluculuk sürecinde taraflarca açıkça görüşülmemiş veya tutanakta belirtilmemiş bir alacak kaleminin daha sonra açılan davada talep edilmesi durumunda, o alacak kalemi yönünden dava şartı (arabuluculuk) yerine getirilmemiş sayılabilir ve dava o kalem için reddedilebilir. Bu nedenle arabuluculuk sürecinde tüm taleplerin net olarak dile getirilmesi ve tutanakta yer alması önemlidir.
3. Tutanak Sonrasında İşleyen Alacaklar da Açılan Davada İstenmişse
Arabuluculuk son tutanağının düzenlendiği tarihten sonra işlemeye devam eden (örneğin, aylık ücret, prim, ikramiye gibi) veya o tarihten sonra muaccel hale gelen alacak kalemleri, dava dilekçesinde talep edilebilir. Bu alacaklar, arabuluculuk sürecinin konusunu oluşturan ana uyuşmazlıkla bağlantılı olsa da, tutanak tarihi itibarıyla var olmadıkları için ayrıca arabuluculuğa tabi tutulmaları gerekmez.
J. Arabuluculuk Sürecinin Sürelere Etkisi
Zorunlu arabuluculuğa başvuru yapılması, uyuşmazlıkla ilgili zamanaşımı sürelerini ve hak düşürücü süreleri durdurur. Süreler, arabuluculuk faaliyeti sonunda düzenlenen son tutanağın düzenlendiği tarihten itibaren tekrar işlemeye başlar.
K. İcra Edilebilirlik Şerhi Verilmesi
Arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşma sağlanması halinde, bu anlaşma belgesinin ilam niteliğinde sayılması için, dava konusuna göre görevli ve yetkili sulh hukuk mahkemesinden icra edilebilirlik şerhi alınması gerekir. Bu şerh alındıktan sonra tutanak, mahkeme kararı gibi doğrudan icra takibine konulabilir.
L. Arabuluculuk Giderleri
Arabuluculuk sürecinin maliyetleri, anlaşma olup olmamasına ve sürecin sonucuna göre değişir. Arabuluculuk ücreti, Adalet Bakanlığı tarafından belirlenen arabuluculuk asgari ücret tarifesine göre hesaplanır. Anlaşma halinde ücret, taraflarca anlaşma metninde belirtilen şekilde paylaşılır. Anlaşamama halinde veya ilk toplantıya katılmama durumunda ise ücret ve giderler, Kanun'daki özel hükümlere göre belirlenir (bkz. M maddesi).
M. Arabuluculuk Görüşmesine Katılmama ve Vekâlet Ücreti İlişkisi
Davasında haklı çıksa bile, arabuluculuk süreci sonunda düzenlenen ilk toplantıya geçerli bir mazeret göstermeksizin katılmayan taraf, yargılama giderlerinin tamamından sorumlu tutulur ve lehine vekalet ücretine hükmedilmez. Bu hüküm, tarafların arabuluculuk sürecine katılımını teşvik etmek amacıyla getirilmiştir.
N. Arabuluculuk Faaliyetinde Anlaşmanın Sonuçları
Arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların bir anlaşma sağlaması durumunda, bu anlaşma taraflar ve uyuşmazlık konusu bakımından kesin hüküm gibi sonuç doğurur. Yani, aynı konuda yeniden dava açılamaz veya icra takibi yapılamaz (icra edilebilirlik şerhi alınarak icra takibi hariç). Anlaşma, tarafların iradesini yansıttığı için güçlü bir hukuki bağlayıcılığa sahiptir.
O. Arabuluculuk Tutanağının İptali
Arabuluculuk anlaşma tutanağı, belirli şartlar altında iptal davasına konu olabilir. Bu dava, anlaşmanın hukuka uygun olmadığı iddialarına dayanır.
1. Genel Olarak
Anlaşma tutanağının iptali davası, anlaşmanın geçersizliğini veya butlanını ileri sürerek hukuki sonuç doğurmasını engellemeyi amaçlayan bir davadır. Bu dava, genellikle anlaşma metnini veya sürecin kendisini hedef alır.
2. İptal Sebepleri
Arabuluculuk tutanağının iptali için ileri sürülebilecek başlıca sebepler şunlardır:
a) İrade Bozukluğu Nedeniyle Arabuluculuk Tutanağının İptali
Anlaşmanın, taraflardan birinin yanılma (hata), aldatma (hile) veya korkutma (ikrah) gibi irade bozuklukları sonucu imzalandığı iddiasıyla iptali talep edilebilir.
b) Aşırı Yararlanma (Gabin) Nedeniyle Arabuluculuk Tutanağının İptali
Aşırı Yararlanma (Gabin):
Anlaşmanın, taraflardan birinin zor durumda kalmasından veya deneyimsizliğinden faydalanılarak, edimler arasında aşırı bir dengesizlik yaratıldığı iddiasıyla iptali talep edilebilir.
c) Sahtecilik Nedeniyle Arabuluculuk Tutanağının İptali
Anlaşma metninin veya üzerindeki imzaların sahte olduğu iddiasıyla iptali talep edilebilir.
d) Emredici Hukuk Kurallarına Aykırılık Nedeniyle Arabuluculuk Tutanağının İptali
Anlaşma metninin içeriğinin, Kanun'un emredici hükümlerine, ahlaka, kamu düzenine veya kişilik haklarına aykırı olması nedeniyle iptali talep edilebilir.
e) Arabuluculuk Sürecinin Usulüne Uygun Yürütülmemesinden veya Arabulucudan Kaynaklanan İptal Sebepleri
Arabuluculuk sürecinin Kanun ve Yönetmeliklere uygun yürütülmemesi (örneğin, gizlilik ilkesinin ihlali, arabulucunun tarafsızlığını yitirmesi, Kanun'daki zorunlu süreçlerin atlanması vb.) gibi usul hataları veya arabulucunun görevini kötüye kullanması gibi nedenlerle de tutanağın iptali istenebilir.
3. İrade Bozukluğu ve Aşırı Yararlanma (Gabin) Hallerinde Bir Yıllık Hak Düşürücü Süre Nazara Alınmalıdır
Anlaşmanın irade bozukluğu veya aşırı yararlanma (gabin) nedenleriyle iptali talep ediliyorsa, bu dava, irade bozukluğunun öğrenildiği veya gabinin meydana geldiği tarihten itibaren bir yıl içinde açılmalıdır. Bu süre hak düşürücü süredir.
4. Tutanağın İptali Davalarında Görev ve Yetki
Arabuluculuk anlaşma tutanağının iptali davalarında görevli mahkeme, iş uyuşmazlığına ilişkin olarak görevli olan İş Mahkemesi'dir. Yetkili mahkeme ise, anlaşmanın yapıldığı yer, davalının yerleşim yeri veya işin yapıldığı yer İş Mahkemesi olabilir.
5. Çeşitli Uygulama Sorunları
Arabuluculuk tutanağının iptali davalarında uygulamada karşılaşılan bazı özel durumlar ve sorunlar mevcuttur:
a) Arabuluculuk Tutanağının İptali İle İşe İade Davası Birlikte Açılabilir mi?
Genel kural olarak, arabuluculuk anlaşma tutanağının iptali davası ile işe iade davası birlikte açılamaz. İşe iade davası, Kanun'da belirtilen sürelere tabi ayrı bir dava türüdür ve zorunlu arabuluculuğun konusudur (ancak anlaşamama halinde dava açılır). Anlaşma tutanağının iptali davası ise anlaşmanın kendisinin geçersizliğine ilişkindir. Bu nedenle iki davanın usulen birlikte görülmesi mümkün değildir.
b) Tutanak İptal Edildiğinde Tutanağa İstinaden Yapılan Ödemenin Hükmü Nedir?
Arabuluculuk anlaşma tutanağı iptal edildiğinde, bu tutanağa dayanılarak yapılmış olan ödemeler sebepsiz zenginleşme hükümlerine tabi olur. Ödemeyi yapan taraf, iptal kararı sonrası, Kanuni faiziyle birlikte yaptığı ödemelerin iadesini talep edebilir.
6. Kanun yolu
Arabuluculuk anlaşma tutanağının iptali davasında yerel mahkeme (İş Mahkemesi) tarafından verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Bölge Adliye Mahkemesi'nin istinaf incelemesi sonucu verdiği kararların, miktar veya konu itibarıyla Kanun'da öngörülen sınırları aşması halinde temyiz yolu da açık olabilir.
İş hukuku uyuşmazlıklarınızda profesyonel destek mi arıyorsunuz?
İş hukukunda zorunlu arabuluculuk süreci veya diğer işçi-işveren uyuşmazlıklarınızla ilgili sorularınız için uzman iş hukuku avukatlarımız size yardımcı olmaktan memnuniyet duyacaktır.
Hemen İletişime GeçinSonuç
İş hukukunda zorunlu arabuluculuk, uyuşmazlıkların çözümünde önemli bir aşamadır. Belirtilen dava türlerinde dava açmadan önce arabulucuya başvurmak bir dava şartıdır ve bu adım atılmadan açılan davalar usulden reddedilecektir. Arabuluculuk süreci, yasal dayanağı, başvuru usulleri, süreleri ve özellikle son tutanağın hukuki niteliği ve sonuçları hakkında bilgi sahibi olmak, hem işçiler hem de işverenler için hak kaybı yaşamamak adına büyük önem taşır. Anlaşma ile sonuçlanan arabuluculuk süreci, uyuşmazlığı kalıcı ve hızlı bir şekilde çözerken, anlaşma sağlanamaması halinde de dava yolu açılarak hak arama süreci devam eder. Sürecin doğru yönetilmesi ve hakların korunması için bir avukattan profesyonel destek almak her zaman tavsiye edilir.