Ana Sayfa > Blog > İcra ve İflas Hukuku > İcra Takip İşlemleri: Tatiller, Talikler, Takip Talebi ve Ödeme Emri

İcra Takip İşlemleri: Tatiller, Talikler, Takip Talebi ve Ödeme Emri

Yayın Tarihi: 31.05.2025

Hızlı Bilgi

  • İcra tatilleri ve talikler, takip işlemlerini durdurabilir veya erteleyebilir.
  • Takip talebi olmadan icra takibi başlatılamaz.
  • Ödeme emri, borçluya yapılan ilk resmi bildirimdir ve yasal sonuçlar doğurur.

Hukuk sistemimizde, alacaklıların alacaklarına kavuşabilmesi için çeşitli yollar bulunur. Mahkeme kararıyla kesinleşmiş bir alacak veya bir kambiyo senedi gibi belirli belgelere dayanan alacaklar, icra takibi yoluyla tahsil edilmeye çalışılır. İcra takibi, alacaklının talebi üzerine devlet zoruyla borçludan alacağın tahsil edilmesini sağlayan hukuki bir süreçtir. Bu süreç, belirli aşamaları, süreleri ve özel kuralları içerir. Özellikle icra tatilleri, talikler (erteleme), takip talebi ve ödeme emri gibi temel kavramlar, icra hukukunun işleyişini anlamak için kritik öneme sahiptir.

Bu makalede, icra takip işlemlerinin bu temel unsurlarını detaylı bir şekilde inceleyerek, sürecin nasıl başladığını, hangi durumlarda durduğunu veya ertelendiğini ve borçluya ilk bildirim olan ödeme emrinin niteliğini adım adım açıklayacağız.

I. İLGİLİ MEVZUAT VE GENEL ÇERÇEVE

İcra takip işlemlerinin yasal dayanağını, temel olarak 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu (İİK) oluşturur. Bu Kanun, icra ve iflas takibinin tüm aşamalarını, tarafların hak ve yükümlülüklerini, süreleri ve uygulanacak usul kurallarını detaylı bir şekilde düzenler.

  • İcra ve İflas Kanunu (2004 sayılı Kanun): İcra takibinin başlatılması, takip talebi, ödeme emri, haciz, satış, paraların paylaştırılması gibi tüm icra işlemlerinin temelini oluşturan ana kanundur. Özellikle icra tatilleri, takip talebi ve ödeme emri İİK'nın ilgili maddelerinde açıkça belirtilmiştir.

İlgili Mevzuat Hakkında Bilgi İçin:

  • 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu

II. İCRA TAKİP İŞLEMLERİNDE TATİLLER

İcra takip işlemleri, yılın her günü kesintisiz olarak yapılamaz. Kanun koyucu, belirli dönemlerde (adli tatil, dini bayramlar vb.) borçluların haklarını kullanabilmeleri ve hukuki süreçlere uyum sağlamaları adına icra tatili adı verilen özel bir düzenleme getirmiştir. İcra tatilleri, takip işlemlerini durdurur veya süreleri uzatır.

A) Genel Olarak İcra Tatili (İİK m. 51)

İİK m. 51'e göre, belirli günlerde icra daireleri tatil sayılır ve bu günlerde takip işlemleri yapılamaz. Tatil günleri şunlardır:

  • Cumartesi ve Pazar günleri
  • Resmi tatil günleri (Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanun'da belirtilen dini ve milli bayramlar, Yılbaşı, 1 Mayıs, 15 Temmuz gibi tatil günleri)
  • Adli Tatil (20 Temmuz - 31 Ağustos tarihleri arası)

B) Tatillerin Sürelere Etkisi

  • Sürelerin Durması: İcra tatilleri, kanunda belirtilen sürelerin işlemesini durdurur. Tatilin sona ermesiyle süreler kaldığı yerden işlemeye devam eder. Örneğin, ödeme emrine itiraz süresi icra tatiline denk gelirse, tatil süresince durur ve tatilin bitimiyle kaldığı yerden devam eder.
  • Tatil Günlerinin Sürenin Son Gününe Denk Gelmesi: Eğer bir sürenin son günü icra tatiline denk geliyorsa, süre, tatilin bittiği günü takip eden ilk iş gününün çalışma saati sonunda biter.

C) Tatilde Yapılabilecek İstisnai İşlemler (İİK m. 52)

Kural olarak tatillerde icra işlemi yapılmazken, bazı istisnai durumlarda aciliyet gereği veya kanunen tatilde yapılması öngörülen işlemler gerçekleştirilebilir:

  • Haczin Uygulanması: Malların kaçırılmasını önlemek amacıyla haciz işlemleri tatilde de yapılabilir.
  • İhtiyati Haciz Kararının Uygulanması: İhtiyati haciz kararları, hızlı ve acil nitelikte olduğundan tatilde de infaz edilebilir.
  • Muhafaza Tedbirleri: Malların korunması veya bozulmasının engellenmesi gibi muhafaza tedbirleri tatilde de alınabilir.
  • İhalelerin Yapılması: Önceden ilan edilmiş ihaleler, tatil gününe denk gelse dahi yapılabilir.
  • Kanunen Açık Olan İşyerleri: Hafta tatillerinde veya resmi tatillerde açık olan işyerlerinde (örn. hastaneler, oteller) icra takipleri, ilgili işyerinin faaliyetine engel olmayacak şekilde ve kanun çerçevesinde yürütülebilir.

III. İCRA TAKİP İŞLEMLERİNDE TALİKLER (ERTELEME)

İcra takibinin başlatılması veya devamı, kanunda belirtilen bazı özel hallerde talik (erteleme) edilebilir veya durdurulabilir. Bu durumlar, genellikle borçlunun veya alacaklının iradesi dışında gelişen özel koşullardır.

A) Genel Olarak Talik (İİK m. 53)

Talikler, icra takibinin belirli bir süre için durdurulması veya ertelenmesidir. En bilinen talik halleri şunlardır:

  • Borçlunun Ölümü Halinde: Borçlunun ölümü halinde mirasçıların mirası reddetme veya kabul etme süreleri (3 ay) içinde mirasçılara karşı takip yapılamaz. Bu süre zarfında takip kendiliğinden talik olur.
  • Borçlunun Akıl Hastalığı veya Kısıtlanması Halinde: Borçlunun akıl hastalığı nedeniyle kısıtlanması veya vesayet altına alınması halinde, vasi atanana kadar takip talik olur.
  • Borçlunun Gaipliği Halinde: Borçlunun gaipliğine karar verilmesi ve mirasının tasfiyesi veya mallarının yönetimi için bir temsilci atanması halinde, bu temsilci atanana kadar takip talik olur.
  • Mücbir Sebep Halleri: Kanunda belirtilmese de, yargı kararlarıyla kabul edilen, deprem, sel gibi doğal afetler veya savaş hali gibi mücbir sebeplerin varlığı halinde icra takipleri geçici olarak ertelenebilir veya durdurulabilir. Özellikle pandemi döneminde bu tür geçici erteleme kararları alınmıştır.

B) Talik Süresinin Etkisi

Takibin talik edilmesi, süresi içinde yapılan takip işlemlerinin geçerliliğini etkilemez ancak yeni işlem yapılmasını engeller. Talik süresi boyunca zamanaşımı süreleri işlemez.

IV. TAKİP TALEBİ

İcra takibinin başlaması için alacaklının veya vekilinin icra dairesine başvurarak bir takip talebi sunması zorunludur. Takip talebi, icra takibinin ilk ve en önemli adımıdır.

A) Tanımı ve Hukuki Niteliği (İİK m. 58)

Takip talebi, alacaklının, alacağını tahsil etmek amacıyla yetkili icra dairesine yazılı veya sözlü olarak yaptığı bir başvurudur. Bu talep, bir dava dilekçesi gibi hukuki bir nitelik taşır ve icra organlarını harekete geçiren temel belgedir. Takip talebi olmadan icra takibi başlayamaz.

B) Takip Talebinde Bulunması Gereken Unsurlar (İİK m. 58)

  • Alacaklının ve Varsa Vekilinin Adı, Soyadı (Unvanı), Adresi, T.C. Kimlik/Vergi Numarası: Alacaklı gerçek kişi ise adı soyadı ve T.C. kimlik numarası, tüzel kişi ise unvanı ve vergi numarası belirtilir.
  • Borçlunun ve Varsa Vekilinin Adı, Soyadı (Unvanı), Adresi, T.C. Kimlik/Vergi Numarası: Borçlu gerçek kişi ise adı soyadı ve T.C. kimlik numarası, tüzel kişi ise unvanı ve vergi numarası belirtilir.
  • Takip Yolu: Alacaklı, hangi takip yolunu seçtiğini belirtmek zorundadır. Türkiye'de başlıca icra takip yolları şunlardır:
    • İlamsız İcra Takibi: Bir mahkeme kararı (ilam) olmadan başlatılan takiptir. Adi alacaklar, kira alacakları gibi durumlarda kullanılır.
    • Genel Haciz Yoluyla Takip: En sık kullanılan ilamsız takip yoludur.
    • Kambiyo Senetlerine Özgü Haciz Yoluyla Takip: Çek, senet, poliçe gibi kambiyo senetlerine dayalı alacaklar için kullanılır.
    • İlamlı İcra Takibi: Bir mahkeme kararı (ilam) veya ilam niteliğindeki belgeye (hakem kararı, uzlaştırma tutanağı vb.) dayanılarak başlatılan takiptir.
  • Alacak Miktarı ve Fer'ileri: Talep edilen alacak miktarı (ana para), faiz (türü ve oranı), vekalet ücreti, masraflar gibi fer'iler açıkça belirtilmelidir. Faiz türü (yasal faiz, ticari faiz vb.) ve başlangıç tarihi önemlidir.
  • Takip Nedenine Dayanak Belge: Eğer varsa, alacağın dayanağı olan belge (senet, çek, mahkeme ilamı, sözleşme vb.) belirtilmelidir. Kambiyo senetlerine özgü takipte senedin aslı sunulur.
  • Alacaklı Bir Banka veya Finans Kuruluşu İse: İlgili kanun maddeleri gereği bazı ek bilgilerin belirtilmesi gerekebilir.
  • Alacak Yabancı Para Birimi Üzerinden İse: Türk Lirası karşılığı ve kur bilgisi belirtilmelidir.

C) Takip Talebinin Sonuçları

  • İcra dairesi, usulüne uygun olarak yapılan takip talebi üzerine ödeme emri düzenler ve borçluya tebliğ eder.
  • Takip talebi, zamanaşımını keser ve hak düşürücü süreleri durdurur.

V. ÖDEME EMRİ

Takip talebinin icra dairesine sunulmasının ardından, icra dairesi tarafından borçluya gönderilen ilk resmi belge ödeme emridir. Ödeme emri, borçluya alacaklı tarafından hakkında icra takibi başlatıldığını ve borcunu belirli bir süre içinde ödemesi gerektiğini bildiren, aksi takdirde yasal sonuçlarının doğacağını ihtar eden bir belgedir.

A) Tanımı ve Hukuki Niteliği (İİK m. 60)

Ödeme emri, icra dairesince düzenlenerek borçluya tebliğ edilen, alacaklının takip talebinde belirttiği hususları içeren ve borçluya borcunu ödeme veya itiraz etme imkanı tanıyan bir belgedir. Hukuki niteliği itibarıyla bir ihtarname ve icra işlemidir.

B) Ödeme Emrinde Bulunması Gereken Unsurlar (İİK m. 60)

  • Alacaklının ve Varsa Vekilinin Adı, Soyadı, Adresi.
  • Borçlunun ve Varsa Vekilinin Adı, Soyadı, Adresi.
  • Alacak Miktarı ve Fer'ileri: Takip talebindeki gibi, ana para, faiz türü ve oranı, başlangıç tarihi, masraflar gibi fer'iler belirtilir.
  • Takibin Dayanağı: Varsa belgenin türü ve tarihi.
  • İcra Dairesinin Mühürü ve İmzası.
  • İtiraz ve Ödeme Süreleri Hakkında Yasal Uyarılar: Borçluya, borcunu ödemesi veya itiraz etmesi için kanunen tanınan süreler açıkça belirtilir.
  • İlamsız İcra Takibinde (Genel Haciz Yolu):
    • Borçlunun 7 gün içinde borcunu ödemesi veya itiraz etmesi gerektiği.
    • Borç ödenmez veya itiraz edilmezse, yasal sürenin sonunda icra takibinin kesinleşeceği ve haciz işlemlerine başlanacağı.
    • İtiraz edilmezse, mal beyanında bulunma süresi ve aksi takdirde hapisle tazyik edileceği ihtarı.
  • Kambiyo Senetlerine Özgü Haciz Yoluyla Takipte:
    • Borçlunun 5 gün içinde borcunu ödemesi gerektiği.
    • Borçlunun 5 gün içinde imzaya veya borca itiraz etmesi gerektiği (bu itirazın icra mahkemesine yapılması gerekir).
    • Borç ödenmez veya itiraz edilmezse, yasal sürenin sonunda icra takibinin kesinleşeceği ve haciz işlemlerine başlanacağı.
    • İmza inkarı halinde, icra mahkemesine başvurulmaması durumunda ödenecek para cezası.
  • İlamlı İcra Takibinde:
    • Borçlunun 7 gün içinde borcunu ödemesi gerektiği.
    • Borçlunun borcu ödememesi halinde, icra mahkemesine icranın geri bırakılması (tehir-i icra) talebiyle başvurabileceği.
    • İlamlı icra takibinde, kural olarak itiraz hakkı yoktur (Çünkü alacak zaten mahkeme kararıyla kesinleşmiştir).

C) Ödeme Emrinin Tebliği ve Sonuçları

  • Ödeme emrinin borçluya usulüne uygun şekilde tebliğ edilmesi, takibin hukuki sonuç doğurması için şarttır. Tebligat usulü, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'na tabidir.
  • Borçlu, ödeme emrine karşı süresi içinde itiraz etmezse veya borcu ödemezse, takip kesinleşir. Takip kesinleştiğinde, alacaklı haciz işlemlerine başlayabilir.
  • Borçlu, ödeme emrine süresi içinde itiraz ederse, takip durur. Bu durumda alacaklı, itirazın kaldırılması veya iptali davası açarak takibi devam ettirebilir.

VI. SONUÇ

İcra takip işlemleri, alacaklıların hukuki yollarla alacaklarına ulaşmalarını sağlayan, ancak borçluların da yasal haklarının korunduğu detaylı bir süreçtir. İcra tatilleri ve talikler, belirli dönemlerde hukuki süreçlere ara verilmesini veya ertelenmesini sağlayarak tarafların mağduriyetini önlerken; takip talebi, icra sürecinin başlangıç noktası, ödeme emri ise borçluya yapılan ilk ve en kritik bildirimdir.

Bu süreçlerin her bir aşaması, belirli yasal süreler ve usul kurallarına tabidir. Hem alacaklılar hem de borçlular için bu kuralların iyi bilinmesi, hak kayıplarının önüne geçilmesi açısından büyük önem taşır. Özellikle bir icra takibi ile karşılaşıldığında veya bir takip başlatılması gerektiğinde, hukuki süreçlerin doğru yönetilmesi ve olası hak kayıplarının önlenmesi adına icra hukuku alanında uzman bir avukattan profesyonel hukuki destek almak hayati öneme sahiptir.